16 Ağustos 2009 Pazar

sessizliğe siktir çek garson

bazen sırf kendi sessizliğimi bozmak için dakikalarca tasarladığım sözcükleri söylemeyi unutuyorum. hatta bazen sözcüklerin kendisini de unutuyorum. çoğu zaman önemsiz şeyler oluyorlar evet; ama önemsiz de olsalar benimler. en azından kısa bir süreliğine.

bu şehir pek iyi bir şeye vesile olamadı. en azından ben bunun farkına varamadım. muhtemelen bir hazinenin üzerinde yürürken sessizliğimi bozmayı düşündüm. o rahatsız olmasın diye. ama bir dakika ben hiç rahatsız olmamıştım sessizliğimden. devam ettik. yanağını sıkmamdan hoşlanmadı. belki vedalaşırken öpmemden de hoşlanmadı. bir şey söyleyecek gibi oldu. siktir etti. siktir edilmiş sözlerin yoğunluğu birazcık daha arttı. ulan ne çoklardı...

haa bu arada:

''garson! masayı da manzarayı da siktir et
becerebiliyorsan beni değiştir...''

1 yorum:

  1. bi de keşke "aslında" diye başlayan cümlelerin ardından gelen koca sessizliklere de siktir çekse biri. kim olursa olsun kabulümdür.

    YanıtlaSil