zamanda doğrusal yolculuğu çıkarılmış evcil hayvanlar gibiyiz. hiçbir fikrimiz yok nereye gittiğimiz hakkında. itaat etmeyi o kadar içselleştirmişiz ki biri bize ne yapacağımızı söylemediğinde kendimizi manasız ve çıplak hissediyoruz. kuyruğumuzdan çekilip metrelerce öteye fırlatılmak artık o kadar rahatsız etmiyor bizi. anti-depresanlar ve kişisel gelişim kitaplarına bağımlı hale getirildik.
gözlerinizi kapatın. derin bir nefes alın.
kendi kendimizle o kadar çok konuşuyoruz ki kimseyle konuşmuyoruz. aslında anlatacağımız pek fazla şey olmadığını tutuyoruz. varoluşlarımız biricikliğini kaybetti. değişimin tam orta yerine konulduk ve bizden güçlü bir varlığın kucağında ninniler dinliyoruz. önceden de söylemiştim. çok şey değişti. şarap içip kustuğumuz sokaklara başka başka isimler verildi.
vazgeçtim gözlerinizi açın. zaten bir şey farketmeyecek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder